EIF Enerji Kongresi ve Fuarı bu yıl 18’inci kez İstanbul Fuar Merkezinde yerli ve yabancı firma ve sektör temsilcilerinin katılımı ile başladı.
Fuarın açılışında konuşan Domino Grup Yönetim Kurulu Başkanı Murat Dilek bugüne kadar düzenlenen EIF fuarlarında gerçekleşen işbirlikleri sayesinde binlerce santralin devreye girdiğini ve bu santraller dolayısı ile EIF’in Türkiye’nin elektrik üretiminde en az %20’lik payı olduğunun altını çizdi.
Murat Dilek, Türkiye enerji sektörünün her yıl 4.000 MW’ın üzerinde rüzgâr ve güneş enerjisi kurulu gücü devreye alabileceğini ayrıca enerji sektörünün, Ulusal Enerji Planında yer alan 2035 yılında 82,5 GW’lık rüzgâr ve güneş enerjisi gücü hedefini aşacak yetkinlik ve imkanlara sahip olduğunu da söylediği konuşmasında, bu başarının sağlanabilmesi için başta öngörülebilirliğin sağlanması gerektiğini belirtti.
Enerji sektörünün yatırım planlaması yapabilmesi için gelecek 5-10 yıllık dönem için enerji yatırımlarına uygulanacak mekanizmayı, teşvik politikasını ayrıca hangi yıllarda ne kadarlık bir kapasite için ihaleler açılacağının önceden bilmesi gerektiğini dile getirdi.
Murat Dilek konuşmasına enerji alanında yerli sanayinin önemine de vurgu yaparak, Türkiye’nin enerji yatırımları için yalnızca bir pazar ülke olmasını kabul etmediklerini söylerken, sözlerini şu şekilde sürdürdü;
“Buradan vurgulamak isterim ki biz ülke olarak sadece pazar olmayı kabul etmiyoruz. Bizim bundan daha fazlasını yapmaya kabiliyetimiz var. Biz son 10 senede geliştirdiğimiz yerli sanayimiz ile enerji yatırımcılarına yardım etmeye hazırız. Artık enerji projelerinde kullanılacak kanatları, kuleleri, güneş panellerini Danimarka’dan Amerika’dan Çin’den taşıyarak enerji santralleri kurma dönemi çoktan geçti. Artık bundan sonra yerli üreticilerimizle kazan kazan prensibiyle ilerleyeceğimiz bir dönem olacak.”
Akkuyu Nükleer A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Anton Dedusenko’da zirvenin açılış konuşmacıları arasında yer aldı.
Anton Dedusenko yaptığı konuşmada geçtiğimiz yıl Aralık ayında gerçekleşen COP28 zirvesinde küresel sera gazı emisyonlarındaki artışın azatılması için nükleer enerji yatırımlarının artması gerektiği kararının alındığına vurgu yaparken, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu öngörüsüne göre küresel nükleer enerji gücünün 2050 yılına kadar mevcudun 2,5 katına kadar çıkabileceğini ifade etti.
Dedusenko halihazırda 30 ülkede nükleer enerji kullanmaya başlama veya mevcut yatırımlarının artırma planlarının olduğunu dile getirirken, Rosatom’un da şu an 10 ülkede 6’sı Küçük Modüler Reaktör inşası olmak üzere 39 ünite için sözleşmesi olduğunu kaydetti.
Konuşmasında Akkuyu NGS’deki gelişmeler hakkında da bilgi veren Dedusenko, çoğunluğu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından olmak üzere 34 bin kişilik bir ekibin santralin inşa çalışmalarına devam ettiğini ve santralin ilk ünitesinde tam ölçekli başlatma öncesi aşamadaki ayarlamaların yapılmakta olduğunu, diğer üç ünitenin de inşa çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
Zekeriya Coştu: “Bölgesel teşvikler 15 GW’lık lisanssız yatırım hacmi oluşturdu.”
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu da fuarın açılışta yaptığı konuşmada enerji maliyetlerinin birçok sektörde rekabet gücünün ana unsurularından biri olduğunu dikkat çekerken, enerji maliyetlerinin düşük olduğu veya sübvanse edildiği ülkelerin yıkıcı bir rekabet ortamı oluşturduğunu ifade etti.
Zekeriye Coştu bu nedenle Türkiye için enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi ve başta sanayi olmak üzere reel sektörün enerji maliyetlerini düşürülmesinin en öncelik konuların başında geldiğini dile getirdi
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bu doğrultuda öz tüketime dayalı yenilenebilir enejri yatırımlarına sunulan 4, 5 ve 6’ıncı Bölge teşvikleri sayesinde 15 GW’lık bir yatırım hacmi oluştuğu bilgisini veren Coştu ayrıca kamu tarafından sağlanan destekler ve fiyat mekanizmaları sayesinde Türkiye’de güçlü bir rüzgar bileşenleri ve güneş paneli endüstrisi inşa edildiğine vurgu yaptı.
“Rüzgâr kapasitesinin elimizden gitmesine izin vermeyeceğiz”
Konuşmasında, rüzgâr enerjisinde yıllar içerisinde zorluklara inşa edilen üretim kapasitesinin şu an yaşanmakta olan konjonktürel sorunlar yüzünden sıkıntı yaşadığını ifade eden Bakan Yardımcısı Coştu, bu sektör için gerekli tedbirlerin kuvvetli bir şekilde ele alınacağını söylerken, zorluklar nedeni ile sektörün elimizden gitmesine imkan ve fırsat vermeyeceğiz ifadelerini kullandı.
“Hücre üretimi için yatırımı iştahı öngördüğümüz kapasitenin üzerinde”
Türkiye’nin güneş enerjisi teknolojisinde artık panel üretiminden, hücre hatta ingot üretimine geçmek zorunda olduğunu savunan Zekeriya Coştu, bunun için yerli hücre üretimini zorunlu hale getiren bir mevzuat düzenlemesinin hayata geçtiğini hatırlattı.
Konuşmasında Türkiye’de 15 GW’lık hücre üretim kapasitesi hayata geçirme hedefi ile HIT-30 programı kapsamında bir çağrı açıldığını hatırlatan Coştu, bu çağrının sektörde çok büyük karşılık bulduğunu ve yatırım iştahının hedefledikleri kapasitenin çok üzerinde olduğu bilgisini verdi. Zekeriya Coştu sözlerinin devamında Türkiye’nin güneş panelinde olduğu gibi hücre üretiminde de güçlü bir üretim üssü haline gelerek, başta Avrupa ve Amerika pazarları olmak üzere yüksek teknoloji ihracatını katlayarak artıracağını söyledi.
“Depolama yenilenebilir enerji yatırımlarının ana unsuru oldu”
Enerji depolama sistemlerinin yenilenebilir enerji yatırım projelerinin ana unsurlarından biri haline geldiği tespitini paylaşan Coştu, HIT-30 programı kapsamında yapılan batarya çağrısı kapsamında yapılacak yeni yatırımları da yakın zamanda kamuoyu ile paylaşmayı hedeflediklerini söyledi.
Zekeriya Coştu, enerjide uyum planlarının sadece rüzgar ve güneş üzerine kurmadıklarını da dile getirirken, uzun vadeli enerji üretim portföyünü çeşitlendirmeye çalıştıklarını söylerken, nükleer enerjinin de Türkiye için kaçınılmaz ve çok önemli bir gelişim alanı olduğunu ayrıca hidrojen teknolojileri gibi yeni gelişen alanlarda da Türkiye’yi oyunun içinde tutmaya kararlı olduklarını kaydetti.
Bakan Yardımcısı Coştu, bundan 10 yıl kadar sonra ticarileşmesinin konuşulacağı, erimiş tuz reaktörleri gibi yenilikçi alanlarda da şimdiden Ar-Ge yatırımlarının başladığını da sözlerine ekledi.